Selçuk Alten ODTÜ mimarlık faültesinden dönem arkadaşım.

Ben onun resim çalışmalarını duyardım ama hiç görmemiştim. Bu yıl Fakülte dönem arkadaşlarımızla Sığacık’ta oturduğu evine gittiğimizde resim çalışmalarını görme imkanımız oldu. Çok etkilendim.

Günümüzde tasarımın, zanaatın ve sanatın en çok beraberliğini yaşadığımız dönemdeyiz. Selçuk mimarlık geçmişinde tasarım ve uygulama alanlarında çalışmıştır. Resim çalışmalarında öncelikle çok sıkı zanaatkar süreçler var, tüm çalışmalar elde, aletsiz, dijital kullanılmadan kurgulanmış, tasarımla geçişler üzerinden düşüncelere, anlamlara, bağlamlara yükselinmiş.
 

Çağdaş resmin görsellikten öte anlamlarda, bağlamlarda ifade bulmaya çalışıldığı dönemleri izliyoruz. Selçuk Alten ifade etmek yerine ifade bulmaya gayretle işlerini bizlere sunuyor. Anlatmadığı için izleyenin hayal gücünü budamamış oluyor. Duygusal, düşünsel süreçlerle hazırlamış olduğu işleri tekinsiz boyutlara taşımış, ne anlattığını önemsenmezcesine izleyenlerin nasıl anladıklarına yer açmış. Bu kurgu, sanatı, katılımcılığı, özgürlüğü serbest bırakacağı açık işler duruşuna götürmüş. Bilginin, duyguların, düşüncenin tikeller üzerinden tümellere geçişi sağlam bir soyutlama yetsidir, zihnin en güzel yetilerindendir.
 

Selçuğun işlerinde buluyoruz.